7 Ocak 2009 Çarşamba

Çok değerli üstat Sayın Sami Bağcı, yüreğinize sağlık. Bu güzel eserlerinizle beni tanıştırdınız. Duygularıma tercüman oldunuz.

İNSANLIĞIN YÜZKARALARI
Saftı, masumdu insan
Henüz kötülüklerle tanışmamış
Tertemizdi pırıl pırıl, lekesizdi yürekler
Bir bile dememiş, not düşülmemişti tarihe
Mahkûm edilmişlerdi bu gezegene
Anladılar ki, burada nefes alıp verecekler.

Şaşkınlıklarını üzerlerinden atmadan
Kim kimdir bilinmezken henüz
Sinsice sokuldular aralarına
Namussuzlar, alçaklar, aşağılık sefiller
Kimse varmadı farkına
İnsan suretinde maskeliydi sürüngenler.

Ne zaman aydınlığa yönelse insanlık
Hep güneşin önüne perde gerdiler
En sevdikleri sahneydi karanlık.
Oysa yaratılıştan temizdi insan
Bir kanat eksikti kollarında, melektiler
Kötülerle kol kola girdi şeytan
Birer birer tüm değerlerini kirlettiler.
Yegâne sermayeleriydi yalan

Cilalanmadan söylenmedi kelimeler
Yaldızları döküldü çoğu zaman
İçlerindeki çöplükten esintilerdi bu sözler
İnsan yalnız, insan korumasız
Huzur bulmadı gönüller iğfal edilmekten
Sıfatsız adamlar, her zaman arsız
Zafer kazanmanın edasıyla sırıttı yüzsüzler.
Zor şey bunlardan kurtulmak
Öyle üç beşle tükenmezler
Çare; belki bataklığı kurutmak

Zaman zaman ayağa kalksa da vicdan: artık yeter
Her seferinde buldular bir yolunu
Hep sureti haktan göründüler.
Demek ki yaşayacağız böyle iç içe
Bazen birbirine karışsa da değerler
Ne mutlu iyiyle kötüyü ayırt edebilene
Biz dik durmasını bilelim yeter
Onlar hangi şekle bürünürse bürünsün
Bilelim ki…
İnsanla hayvan arasında gidip gelecekler.

Sami Bağcı

KOKUŞMUŞLUK

Güzellikler yok oluyor birer birer
Umudun dışında
Bir tek o eskimedi
Bir tek o direndi yozlaşmaya.
Ne kadar sığ umman bildiklerimiz
Her geçen gün biraz daha alçalmakta
Kutsayıp, yücelttiklerimiz Seviye topuklarda.
Tepe taklak insanlık
Yüreklere çöreklenmiş ihtiras pusuda
Meğer ne kadar masummuş sırtlanlar
Tüm suç insanlarda.
Birer birer hortladı
Buz tutmuş mezarlarından
Bilmem tarihin hangi karanlık çağı
Cirit atıyor dinozorlar meydanda.
Korku soluyor rüyalar
Kâbus üstüne kâbus
Firar etti hülyalar
Hayaller donma noktasında.
En zor sınavını veriyor sabır
Bıçağın kemiğe dayandığı nokta
Bu işkenceye hangi yürek dayanır
Çatırtılar yükseliyor taşlardan art arda.
Adres soruyor bir adam kapı kapı
Zor dostum
Çok oldu buralardan taşınalı
Aradığını bulamazsın bu çıkmaz sokakta.
İnsana ait ne varsa yitirdik
Birçok değerimiz karıştı toprağa
Bir slogan insanlık adına
Önce akıllarda kutsanmalı
Sonra yürekleri kuşatmalı dalga dalga.
Tutup kaldırmalı yerden
Erdem, ahlak, insanı insan yapan her ne varsa
Eller uzanmalı yürekten
Daha fazla çiğnenmeden ayaklar altında.
Sami Bağcı

Hiç yorum yok: